MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, CHP’de değişim tartışmalarının genel başkanın değiştirilmesiyle sınırlı olduğunu belirtti. Yalçın, CHP’nin siyasi tağyire uğradığını ve FETÖ’nün operasyonları sonucu değişim sürecine girdiğini ifade etti. Ayrıca, MHP ve Cumhur İttifakı’nın Türkiye’de köklü değişim ve dönüşümün mimarı olduğunu vurguladı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın, “CHP’de değişim, mevcut genel başkanın değiştirilmesinden başka manaya gelmemektedir. Zaten partide ve kamuoyunda, sürekli mağlup bir genel başkan profilinin değiştirilerek yerine alternatif ve muhtemel adayların gündeme getirilmesi de bunun delilidir” dedi.MHP’li Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve Genel Seçimlerin yapılmasından bu yana kamuoyunda CHP merkezli bir değişim tartışmasının dolaştığını belirterek, “CHP’de değişimden maksat, bir farklılaşma mı, bir halden başka hale geçişi ifade eden istihale midir, yoksa inkılap kelimesinin akrabası olan kalbetmek, yani partiyi yeni bir duruma getirmek midir? Veyahut tebdil-i kıyafet cinsinden bir dış görünüş ve vitrin değişikliği midir? Hakikat şudur ki CHP, kurucu refleks ve şifrelerini çoktan kaybetmiştir. CHP’nin kendisi zaten bir siyasi tağyire (başkalaştırma, bozma) uğramış, resmen tagayyür etmiş yani başkalaşıp bozulmuştur. CHP’deki değişim yavelerinin gerisinde, bu partiyi siyaseten tebdil ve taklip etmek gayesiyle yıllardır operasyon üzerine operasyon yapan FETÖ’cülerin ufuneti, siyasi çürümüşlüğü yatmaktadır. Bütün bu hakikatler karşısında CHP’de değişim, mevcut genel başkanın değiştirilmesinden başka manaya gelmemektedir. Zaten partide ve kamuoyunda, sürekli mağlup bir genel başkan profilinin değiştirilerek yerine alternatif ve muhtemel adayların gündeme getirilmesi de bunun delilidir” ifadelerini kullandı.
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi otoriter bir yönetim şekli değil; bilakis idarede ehil, kararlı, çözüm odaklı, hızlı, güçlü ve kapsayıcı bütünüyle sivil bir modeldir. O bakımdan Türkiye’nin 21’inci yüzyıl hedeflerine en uygun idare tarzı olarak halktan kabul görmüştür. CHP ise bütün bu tehlikeli dönemeç ve muhataralı süreçlerde tankların karşısında değil, içinde yer almayı tercih etmiş; millet iradesiyle iktidara gelen siyasetçilere ‘Sizi ben bile kurtaramam’ üslubuyla yaklaşmıştır. CHP; politikalarını halkçılıktan vesayetçiliğe, müdahaleciliğe dönüştürmüştür. CHP halkın değil, tankın yanında yer almıştır. CHP; tahavvülü, istihaleyi, terakkiyi, tebdili, tebeddülü ıskalamıştır. CHP; Türk milletine mensubiyet şuurunu toplumsal barış ve kaynaşmanın çimentosu olarak gören ve Türk milliyetçiliğini yönetim anlayışına yerleştirerek fikri, hukuki ve siyasi inkılapları aynı bakış açısıyla sürdüren Atatürk’ün bıraktığı bayrak yerine onun ölümünden sonra siyasi kodlarından sıyrılarak milli değerlerimizi inkarı yeğlemiştir.”
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.