Kategoriler: Manşet

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu’nda dünyaya hitap ediyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 80. BM Genel Kurul toplantısında dünyaya sesleniyor. İsrail’in Gazze Şeridi’nde sivillere yaşattığı zulme ilişkin karelerle kürsüye çıkan Erdoğan, “Gazze’de soykırım sürüyor, ölenlerin 20 binden fazlası çocuk. İnsanlık tarihi son bir asırda böyle bir vahşet görmemiştir” ifadelerini kullandı.

Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkelerin liderleri ve üst düzey temsilcilerini bir haftalığına New York’ta bir araya getiren BM 80. Genel Kurulu oturumu sürüyor. Tarihi oturumda Türkiye’yi temsil eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıklamalarda bulunuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

“Konuşmamın hemen başında Filistin’in giderek artan sayıda ülke tarafından tanındığı bir dönemde, Filistin Devlet Başkanı Sayın Mahmut Abbas’ın bugün bizzat aramızda olamayışından duyduğum üzüntüyü ifade etmek istiyorum. Biz bugün bu kürsüde, kendi vatandaşlarımızla birlikte sesi kısılmak istenen Filistin halkına da tercüman olmak için bulunuyoruz. Filistin devletini tanıyacağını açıklayan tüm ülkelere teşekkür ediyor, henüz bu kararı almayan devletleri ise bir an önce harekete geçmeye çağırıyorum.

Birleşmiş Milletler Şartı, bundan 80 yıl önce San Francisco’da imzalandı ve 24 Ekim 1945’te yürürlüğe girdi. Birleşmiş Milletler kuruluş şartının ilk maddesinin ilk kelimelerini burada tekrar hatırlatmak isterim: “Birleşmiş Milletler’in amacı, uluslararası barış ve güvenliği korumaktır.” Evet, bizler bu salonda Birleşmiş Milletler’in 80. yaşını kutlarken, dünyanın birçok bölgesinde kuruluş şartının ilk maddesinin ilk kelimelerine gölge düşürecek vahim hadiseler yaşanıyor.

“GAZZE’DE 700 GÜNÜ AŞKIN SÜREDİR SOYKIRIM DEVAM EDİYOR”

Bizler bu salonda BM’nin 80’inci yaşını kutlarken dünyanın birçok bölgesinde kuruluş şartının ilk maddesinin ilk kelimelerine gölge düşürecek vahim hadiseler yaşanıyor. Özellikle Gazze’de gözlerimizin önünde 700 günü aşkın bir süredir soykırım devam ediyor. Biz toplantı halindeyken dahi Gazze’de şu anda siviller katlediliyor. Gazze’de ölen sivillerin sayısı 65 bini geçti. Enkaz altında kaç cenazenin olduğu henüz bilinmiyor. Ölenlerin 20 binden fazlası çocuk. İsrail tarafından Gazze’de son 23 aydır her saat, evet her saat bir çocuk acımasızca hayattan kopartılıyor. Bunlar sayı değil dostlar; hepsi birer can, birer masum insan. Şu anda sadece silahlarla değil, açlık silahıyla da insanlar öldürülüyor. 21. yüzyılda medeni dünyanın bakışları altında 146’sı çocuk 428 kişi açlıktan hayatını kaybetti ve sayı her geçen gün artıyor.

FOTOĞRAFLARI GÖSTERDİ: BÖYLE BİR GADDARLIĞIN MAKUL BİR SEBEBİ OLABİLİR Mİ?

Şimdi size Gazze’deki günlük hayatı anlatan bir fotoğraf göstereceğim. Birinci fotoğraf, gördüğünüz gibi ellerinde leğenli kadınlar. Lütfen hepimiz elimizi vicdanımıza koyup cevap verelim: 2025 yılında böyle bir gaddarlığın makul bir sebebi olabilir mi? Fakat insanlık adına bu utanç manzarası Gazze’de 23 aydır her gün tekrar ediyor.

365 kilometrekare içinde yaşayan 2,5 milyon Gazzeli her gün yerinden ediliyor, her gün bir başka bölgeye göçe zorlanıyor. Gazze’nin sağlık altyapısı tamamen çökmüş durumda. Doktorlar öldürüldü ya da gözaltına alındı. Ambulanslar vuruldu, hastaneler bombalandı, yıkıldı. Tedavi mümkün değil, operasyon mümkün değil, ilaç bulmak mümkün değil. Dostlar, bakın Tayyip Erdoğan olarak içim yanarak, içim kan ağlayarak söylüyorum: Henüz 2-3 yaşındaki, elleri, kolları, bacakları olmayan masum yavrucuklar bugün maalesef Gazze’nin olağan fotoğrafı haline gelmiştir.

“BU, İNSANLIĞIN DİP NOKTASI”

Buna hangi vicdan dayanır? Hangi vicdan buna sessiz kalabilir? Çocukların açlıktan, ilaçsızlıktan öldüğü bir dünyada huzur olur mu? Hepimiz anne babayız. Üzerine titrediğimiz evlatlarımız, torunlarımız var. Burada, Amerika’da, Avrupa’da, dünyanın her yerinde bir çocuğun eline küçük bir diken batsa anne babaların yüreği yanıyor ama Gazze’de çocukların elleri, kolları, bacakları anestezi yapılmadan ampüte ediliyor. Kimse kusura bakmasın ama bu, insanlığın dip noktasıdır.

İnsanlık tarihi son bir asırda böyle bir vahşet görmemiştir. Her şey gözümüzün önünde cereyan ediyor. Gazze’deki soykırım, medya ve sosyal medya aracılığıyla her an canlı olarak yayınlanıyor. İsrail, şu ana kadar Gazze’de ulusal ve uluslararası basında çalışan 250 gazeteciyi kasıtlı olarak öldürdü. Gazze’ye tüm girişleri yasakladı ama yine de soykırımı gizleyemedi. Filistin topraklarında devam eden soykırıma her fırsatta dikkatleri çeken Genel Sekreter Sayın Guterres’i gönülden destekliyorum ve cesareti için kendisini bir kez daha tebrik ediyorum. Ancak Birleşmiş Milletler, Gazze’de kendi çalışanlarını dahi maalesef koruyamamıştır. Gazze’de insanlara yardım için koşturan 500 kişi öldürülmüştür ve bunların 326’sı Birleşmiş Milletler personelidir.

Bakınız, soykırım, tıpkı Holokost gibi insanların toplu halde imhası için kullanılan, utanç verici, insanlık dışı, barbarca bir kavramdır. Oysa bugün Gazze’de sadece insanlar öldürülmüyor. Gazze’de hayvanlar hedef alınarak öldürülüyor. Gazze’de tarım alanları, bahçeler, ağaçlar, otlar, Gazze’de asırlık zeytin ağaçları yok ediliyor. Gazze’de sular yok ediliyor, kirletiliyor. Gazze’de binalar, evler, kütüphaneler, hastaneler, okullar, camiler, kiliseler, tarihi yapılar bilinçli bir şekilde yıkılıyor. Gazze’nin toprağı, insan için de hayvan için de bitki için de artık işe yaramaz hale getiriliyor.

“GAZZE, HAMAS BAHANESİYLE YOK EDİLİYOR”

İşte sizlere bir başka fotoğraf daha. Şimdi size soruyorum: Elimdeki şu fotoğrafın güvenlik arayışıyla ne ilgisi var? Bunun adı canlıya düşmanlık, hayata düşmanlık değil midir? Bu kürsüden açık açık ifade ediyorum: Gazze’de bir savaş yoktur. Gazze’de iki taraftan söz edilemez. Gazze’de bir yanda elinde en modern, en öldürücü silahlar olan düzenli ordu, diğer tarafta ise masum siviller, masum çocuklar vardır. Bu, terörle mücadele değildir. Bu, 7 Ekim olayı öne sürülerek yürütülen bir işgal, tehcir, sürgün, soykırım, daha doğrusu bir toplu kıyım politikasıdır. Bugün Gazze, Hamas bahanesiyle yok edilirken, eş zamanlı olarak Hamas’ın yönetimde olmadığı Batı Şeria da adım adım işgal edilmekte, infazlarla masum siviller katledilmektedir.

“NETANYAHU’NUN BARIŞ YAPMAYA NİYETİ YOK”

Üstelik İsrail, Gazze ve Batı Şeria ile sınırlı kalmıyor; Suriye’ye, İran’a, Yemen’e, Lübnan’a saldırılar düzenleyerek bölge barışını da tehdit ediyor. En son, arabulucu Katar’da ateşkes müzakereleri için toplantı yapan heyete İsrail saldırısı gerçekleşmiştir. Katar’a yönelik saldırı göstermiştir ki İsrail yönetimi tamamen kontrolü kaybetmiştir. Netanyahu’nun barış yapmaya da, rehineleri kurtarmaya da niyetinin olmadığı bir kez daha anlaşılmıştır. Sadece komşuları değil, Ortadoğu’daki tüm ülkeler İsrail hükümetinin pervasız tehditlerine muhatap oluyor.

Şunun da farkına varalım: İsrail’in artan saldırganlığı sebebiyle Avrupa başta olmak üzere, Batı’da İkinci Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan değerler de çok ağır yara almıştır. En temel insan hakları; ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, gösteri ve protesto özgürlüğü, kadın hakları, çocuk hakları, demokrasi, eşitlik, adalet gibi kavramlar rafa kaldırılmıştır. Gelinen noktada hepimiz şu gerçeği görmek zorundayız. Değerli dostlar, “vadedilmiş topraklar” saplantısıyla hareket eden İsrail yönetimi, yayılmacı bir politikayla bölge barışına ve insanlığın müşterek kazanımlarına kastetmektedir.”

Ayrıntılar geliyor…

Paylaş

Son Haberler

  • Manşet
  • Diğerleri

78 kişinin can verdiği otel yangınında 4 kişi için daha tutuklama talebi

Bolu Kartalkaya'da 78 kişinin hayatını kaybettiği otel yangınına ilişkin davada duruşmaya devam edildi. Savcılık, aralarında…

4 dakika önce
  • Manşet
  • Diğerleri

Eşini öldüresiye dövüp sosyal medyadan canlı yayın yaptı

Mersin'de bir adam, kendisini aldattığını iddia ettiği karısını öldüresiye dövdükten sonra sosyal medya hesabından canlı…

44 dakika önce
  • Manşet
  • Diğerleri

Tele 1 yöneticileri adli kontrol şartıyla serbest

Tele 1'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile karşılaştırıldığı skandal kj ile ilgili başlatılan…

1 saat önce
  • Manşet
  • Politika

CHP’den ihracı istenen Berhan Şimşek: Bu partiyi pavyon masalarına Kılıçdaroğlu mu düşürdü?

CHP'nin partiden kesin ihraç istemiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ettiği eski İl Başkanı Berhan Şimşek'ten…

1 saat önce
  • Manşet
  • Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM kürsüsünde gözlerinin dolduğu an: İçim yanıyor

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda dünyaya hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze'deki zulme dikkat çekmek için kürsüden…

2 saat önce
  • Manşet
  • Ekonomi

Toprak Mahsulleri Ofisi’nden “haciz” iddialarına yalanlama

Toprak Mahsulleri Ofisi, buğdaylarına haciz uygulandığı yönündeki haberlerin gerçek olmadığını açıkladı. Haciz işlemlerinin, bir firmanın…

2 saat önce

This website uses cookies.