Can Holding’e yönelik soruşturma kapsamında tutuklanmaları talep edilen 11 şüpheli hakkındaki savcılığın sevk yazısına ulaşıldı. Sevk yazısında şüphelilerin vergi kaçakçılığı yaptıkları ve yasa dışı gelirlerin mali sisteme entegre ettikleri tespitleri yer aldı.
Can Holding’e yönelik soruşturma kapsamında İstanbul merkezli 4 ilde düzenlenen ikinci dalga operasyonda gözaltına alınan ve tutuklanmaları talep edilen 11 şüpheli hakkındaki savcılığın sevk yazısına ulaşıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılınca Can Holding yetkilileriyle ilgili “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “yönetme”, “kurulan örgüte üye olma”, “suçtan elde edilen mal varlığı değerlerini aklama” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlarına yönelik soruşturma sürüyor.
Soruşturma kapsamında tutuklanması talep edilen 11 şüpheli hakkında savcılığın sulh ceza hakimliğine gönderdiği sevk yazısında, Can Holding bünyesindeki şirketler üzerinden elebaşılığını Kemal Can ve Mehmet Şakir Can’ın yaptığı suç örgütünün “mal varlığı değerlerinin aklanması” amacına hizmet ettiği ifade edildi.
Yazıda, şüpheli Kemal Çimen’in örgüt hiyerarşisi dahilinde Garanti Marketçilik AŞ, Edirnepet Akaryakıt İstasyonları İşletmeciliği AŞ, Çorlu Benzin İstasyonu İşletmeciliği AŞ, Çantaköy Petrol AŞ, Babaeski Petrol AŞ, Hayrabolu Petrol AŞ, Keşan Petrol AŞ, Trakya Benzin İstasyon İşletmeciliği AŞ, Malkara Benzin İstasyonu İşletmecilği, Tekirdağ Benzin İstasyonu İşletmeciliği, Lüleburgaz Petrol AŞ, Ev-Fa Hersekli Turizm Petrol Ür. Tic. Ltd. Şti isimli şirketler aracılığıyla “Bayi Kazanım Katkı Payı ve Kurumsal Kimlik Bedeli” adı ile sahte faturalar düzenlendiği, aklama faaliyetinde bulunduğunun tespit edildiği belirtildi.
MASAK’ın 22 Ağustos 2024’te gönderdiği raporda, Can Holding bünyesinde enerji ve teknoloji sektörüne ait birçok firma bulunduğu belirtilen yazıda, İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü’nce gönderilen raporda ise, söz konusu holdingin, dayanıklı tüketim ve elektronik eşya üretimi yapan firmaların kontrolünde, hurda eşyaların geri dönüştürülmesindeki ÖTV muafiyetinden yararlanmak için sürekli değişen şirketlerin birbirine sahte fatura kesmek yöntemiyle vergi kaçakçılığı yaptıkları vurgulandı.
Akaryakıt sektöründe ise “Enerji Petrol Ürünleri AŞ” isimli dağıtıcı firmanın gerçek bir mal hareketi olmadığı izlenimi bulunan yüksek tutarlı fatura alışverişinin olduğu, fiziki akaryakıt kaçakçılığı yaptığına dair herhangi bir tespitin bulunmadığı, kayıtsız-faturasız akaryakıtı piyasaya sürmesi yönünden emareler bulunduğu, bayileri ile birlikte sahte fatura kullanımı yoluyla KDV ve Kurumlar Vergisi üzerinden vergi ziyaı gerçekleştirmeyi amaçladıkları kaydedilen yazıda, böylece devleti vergi gelirleri yönünde zarara uğrattıkları ifade edildi.
Yazıda, bu tespitlere göre Can Holding’e genel olarak bakıldığında belirtilen iki alanda olduğu gibi farklı sektörlerde de faaliyet gösteren tüm şirketlerin sahte belge kullanımına bağlı olarak vergi kaçakçılığı yaptıklarının anlaşıldığı aktarıldı.
Şüphelilere ilişkin yapılan değerlendirmelere yer verilen yazıda, şüpheli Mehmet Kenan Tekdağ’ın örgütün medya kanadından sorumlu olduğu ve Can ailesi ile irtibat ve iltisaklarının tespit edildiği, Park Holding bünyesinde üst düzey yöneticilik ve hukuki danışmanlık yaptığı ifade edildi.
Yazıda, Park Holdingin bünyesinde bulunan Show TV, HaberTürk TV gibi yayın kuruluşlarının Can Yayın Holding’e satılması ile Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapmaya devam ettiği, şüphelinin örgüt yöneticilerine bağlı olarak şirketleri fiilen yönettiği belirtildi.
Şüpheliler Kemal Can, Murat Can ve Mehmet Şakir Can hakkında kamuoyunda olumsuz birçok bilgi ve belgelerin yer aldığı, bu nedenle şüphelilerin etkinliğinin artırılması ve kendilerinin reklam çalışmasını yapmaya çalışmaları nedeniyle, Ciner Medya olarak bilinen yayın grubunu satın almaya yöneldikleri ifade edilen yazıda, Can Grubunun satın alınması sonucunda Kenan Tekdağ’ın medya sektöründe söz sahibi bir kişilik haline geldiği, Can Holding’in ise kuvvetli medya gücüne ulaştığı anlatıldı.
Şüphelilerin rol dağılımına yer verilen yazıda, Enerji Petrol AŞ merkez ve alt bayiler, sahte faturaların düzenlenmesi ve kullanımında görevli paravan şirketler, yasa dışı gelirlerin mali sisteme entegre edilmesinde aracılık yapan unsurlar, yönetici ve gerçek kişiler, hem organizasyonu yönlendiren hem de suç gelirinin dolaşımını kontrol eden aktörler olduğu aktarılan yazıda, suç gelirinin kaynağını gizlemek ve meşru bir gelir izlenimi vermek amacıyla birden fazla şirket ve kişi üzerinden koordineli şekilde hareket ettikleri kaydedildi.
Yazıda, şüphelilerin fatura düzenleme, kullanma ve kamu zararına dolandırıcılık eylemleri ile aklama suçunu öncül suç olarak sistematik şekilde uyguladıkları, söz konusu işlemlerin tekrarlanması, çok sayıda şirket ve kişi üzerinden yürütülmesi ile örgütlü mali suç yapılanması içerisinde faaliyet yürüttüklerinin değerlendirildiği anlatıldı.
Yazıda, bu kapsamda şüpheliler Adnan Yıldız, Mehmet Kenan Tekdağ, Mustafa Şahin, Nurettin Paksoy, Tuncay Şahin, Abdulselam Yıldız, Emin Şahin, Mehmet Remzi Sanver, Mehmet Sıddık Kaya, Nuhzafer Metin ve Serap Özgür’ün tutuklanmalarına karar verilmesi talep edildi.
Kaynak: AA
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ateşkese rağmen Gazze Şeridi'ne düzenlendikleri saldırıların detaylarını açıkladı. Ateşkesi ihlal ettiklerini…
Denizli'nin Çal ilçesinde büyükbaş hayvanlarda şap hastalığı tespit edilmesi üzerine toplamda 19 mahallede karantina uygulaması…
Sakarya'nın Sapanca ilçesinde otoyolda patlayan lastiğini değiştiren 22 yaşındaki TIR sürücüsü Berat Akbaş, başka bir…
Kırşehir İl Emniyet Müdürlüğü'nde görevli bir polis memuru, evinde beylik tabancasıyla kendini vurarak yaşamına son…
Rekabet Kurulu, Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları AŞ ve iştiraki Şişecam Çevre Sistemleri AŞ'den oluşan…
Osmaniye'nin Düziçi ilçesinde çiftçilik yapan Yusuf Şahan, arkadaşından traktör ödünç istemesiyle başlayan hikayesini bugün 350'den…
This website uses cookies.