Haberler.com stüdyolarında gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtlayan Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç'a "AK Parti'den ayrıldığınıza pişman mısınız?" sorusu yöneltildi. Kılıç, bu soruya "Hayatımda keşkelerin yeri yok, AK Parti'den ayrıldığımda AK Parti'nin üyesiydim" yanıtını verdi.
Haberler.com stüdyosunda Olgun Kızıltepe ve Melis Yaşar'ın sorularını yanıtlayan Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, gündemdeki konulara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
2011 yılında dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan kabinede Gençlik ve Spor Bakanlığı görevine getirilen Suat Kılıç, üç dönem kuralı nedeniyle siyasete ara vermiş ve daha sonra sürpriz bir karara imza atarak AK Parti üyeliğinden istifa ederek Yeniden Refah Partisi saflarına geçmişti. Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın AK Parti'ye geçip geçmeyeceğinin tartışıldığı bir süreçte benzer bir soruyu da Suat Kılıç'a yönelttik.
Kılıç, "AK Parti'den ayrıldığınız için pişman oldunuz mu?" sorusuna "Hayatımda keşke dediğim yeri yok. Zaten AK Parti'nden ayrıldığımda AK Parti'nin üyesiydim. Yol gördüğünüz insanlarla anılarınız vardır ve o insanların hayatınıza bir yeri vardır. Bu anlamda Sayın Erdoğan'ın da hayatımızda yeri vardır. Öyle geri dönmek, pişmanlık duymak, yeniden orada bir yol açmak falan gibi öyle bir düşüncem şahsen benim olmadı. Geçmişi güzel yaşadık, güzel anılar biriktirdik. Bugün yolda sokaklarda yürürken insanlar bizim hizmetlerimize, benim bakanlığım biteli 10 yıl oldu, 10 gün olmadı. 10 yıl önceki bakanlığımı insanlar hatırlıyorsa Rabbime bin şükür, elhamdülillah, çok şükür gerçekten iyiyiz" yanıtını verdi.
Babacan ve Davutoğlu'nun AK Parti'ye geçip geçmeyeceği konusuna da değinen Kılıç, "Sayın Davutoğlu adına bir şey diyemem. Sayın Babacan adına da bir şey diyemem. Allah bizleri yoktan yarattı. Onun dışında hiçbir faniye karşı böylesine bir varoluşsal bir borcumuz yok. Sayın Davutoğlu Boğaziçi'lidir. Sayın Babacan ODTÜ'lüdür. Ben Ankara hukuk mezunuyum. Hepimiz Cumhuriyet'in iyi okullarında, iyi müesseselerinde değerli eğitimler aldık. Ama devlet adamlığımız noktasındaki sahip olduğumuz deneyimi, tecrübeyi elbette ki Sayın Erdoğan'ın kabinede, parlamentoda sunduğu imkanlar çerçevesinde geliştirdik. Bunu ne biz inkar edebiliriz, ne o inkar edebilir. Zaten yol arkadaşlarından bir memnuniyetsizliği varsa seçimlerinin yanlış olduğu anlamına gelir. Zaman zaman kızgınlıkla belki bazı sonradan kendisinin de belki rahatsız olduğu cümleler sarf etmiştir. Benimle ilgili hiç olmadı. Sayın Şimşek'le, Sayın Babacan'la, Sayın Davutoğlu'yla ilgili değişik zamanlarda olmuştu. Yani o cümlelerden bence kendisi de rahatsızlık duymuştur. Çünkü özellikle bakanlık gibi görevler tevdi ettiği insanlara güvenmiştir. Ve tanıdığım bu isimler de güvenine halel getirmemiştir. Güvenine hiçbir zaman halel getirmedik" ifadelerini kullandı.
Terörsüz Türkiye süreciyle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Kılıç, sürecin sonunda Öcalan'ın serbest kalabileceğini belirterek "Onu Türkiye'ye teslim ederken idam cezasının kaldırılmasını dayatanlar, 25 yılını doldurduktan sonra ceza evinden çıkacağını da planlayanlardır. Bunu da böyle bilelim. Abdullah Öcalan, Türkiye'ye paketlenip teslim edilirken idam cezasını kaldıracaksınız, bu adamı yaşatacaksınız. Ölüm cezasını uygulamayacaksınız diye Türkiye'ye dayatmada bulunanlar, önce anayasadan, sonra Türk ceza kanunundan idam cezasını kaldıranlar, elbette ki Abdullah Öcalan'a hangi koşullarda teslim aldığının farkında olanlardır aynı zamanda. Dolayısıyla işleyen süreçte hedefin Öcalan'ı serbest bırakmak olduğunu biliyorum, görüyorum. Ama asla temenni etmiyorum. Öcalan serbest kalmamalıdır" dedi.
Terör örgütünün topyekün Orta Doğu'dan tasfiye edilmesi gerektiğini ifade eden Kılıç, "Böylesi bir zeminde barışın her türlüsü konuşulabilir. Ama daha yakın zamana kadar bizim terörle mücadele eden bakanlarımız 'PKK'nın Türkiye'deki sayısı yüzün altına düştü' demiyor muydu? Silahlı teröristlerin sayısı 100'en aşağıdaysa, sadece PKK'nın silah bırakması ya da tasfiyesi niye bu kadar anlamlı, niye bu kadar önemli? Bazen şöyle düşünüyoruz biz, Genel Başkanımız Dr. Fatih Erbakan Bey'le birlikte, ya gerçekten söylediklerimizi anlamıyorlar mı acaba? Anlıyorlar da anlamamazlıktan mı geliyorlar? Ya da biz çok uçuk kaçık şeyler mi söylüyoruz? Ya kardeşim söylediğimiz çok açık, siyasi muhataplarımıza bunu söylüyoruz. Terörsüz Türkiye sürecini destekliyoruz ama PKK'nın orada kandilin eteklerinde 50 tane kalaşnikof yakmasını yeterli görmüyoruz" şeklinde konuştu.
Kaynak: Haberler.com
Millet Haber Ajansı Yönetmeni Sinan Burhan, katıldığı televizyon programında yasa dışı bahis soruşturmasına ilişkin dikkat…
Nevşehir'de kendisinden haber alınamayan 9 aylık hamile kadın evinde ölü bulundu. İlk incelemelere göre kadının,…
Kocaeli'nin Gebze ilçesinde 2 katlı binanın kolonlarında çatlaklar ve yapıda kayma meydana geldiği tespit edildi.…
Beyaz Saray'da ağırladığı Macaristan Başbakanı Victor Orban ile ortak bası toplantısında konuşan ABD Başkanı Donald…
Birleşmiş Milletler, İsrail'in saldırıları sonucu Gazze'deki ekili alanların yüzde 87'sinin zarar gördüğünü ve tarım altyapısının…
Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu ve İngiltere'nin Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'ya uygulanan yaptırımları kaldırmasının ardından ABD'den…
This website uses cookies.