Kategoriler: Manşet

Öcalan’dan SDG mesajı: 10 Mart Mutabakatı’nın uygulanması süreci rahatlatacak ve hızlandıracaktır

Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan yeni yıl mesajında Terörsüz Türkiye süreci ve Suriye Demokratik Güçleri'nin Suriye'ye entegrasyonuyla ilgili mesajlar verdi. Öcalan, "SDG ile Şam yönetimi arasında 10 Mart'ta imzalanan mutabakat çerçevesinde dile getirilen temel talep, halkların kendi kendini bir arada yönetebileceği demokratik bir siyasal modeldir. 10 Mart Mutabakatı'nın uygulanması, süreci rahatlatacak ve hızlandıracaktır." dedi.

DEM Parti, kendisini fesheden terör örgütü PKK'nın lideri Abdullah Öcalan'ın Terörsüz Türkiye süreci ve Suriye Demokratik Güçleri (SDG) hakkında değerlendirme yaptığı yeni yıl mesajını paylaştı.

SDG'YE DİKKAT ÇEKEN ÇAĞRI

Türkiye'nin verdiği sürenin dolmasına 2 gün kala mesaj yayınlayan Öcalan, "Suriye'de ortaya çıkan kaotik tablo da demokratikleşme ihtiyacının açık bir yansımasıdır. SDG ile Şam yönetimi arasında 10 Mart'ta imzalanan mutabakat çerçevesinde dile getirilen temel talep, halkların kendi kendini bir arada yönetebileceği demokratik bir siyasal modeldir. Bu yaklaşım, merkezi yapıyla müzakere edilebilir demokratik bir entegrasyon zeminini de içinde barındırmaktadır. 10 Mart Mutabakatı'nın uygulanması, süreci rahatlatacak ve hızlandıracaktır. Türkiye'nin bu süreçte kolaylaştırıcı, yapıcı ve diyaloga açık bir rol üstlenmesi hayati önemdedir. Bu hem bölgesel barış açısından hem de kendi iç barışını güçlendirmesi bakımından da kritik bir öneme sahiptir" ifadesini kullandı.

"TEMEL SORUMLULUĞUMUZ ÇATIŞMAYI ENGELLEMEK"

Öcalan'ın mesajında, şu ifadelere yer verildi:

"Yeni bir yıla girerken, geçtiğimiz yüzyıl boyunca emperyalist saldırılar ile iç içe gelişen milliyetçiliğin Orta Doğu'yu nasıl derin çatışmalar, yıkımlar ve toplumsal yarılmalarla karşı karşıya bıraktığını tekrar hatırlamak zorundayız. Bugün bölgede yaşanan mezhepçilik ve etnik milliyetçiliklerin tümü, köklerini bu yakın ve acı dolu tarihten almaktadır. Ne yazık ki hegemonik sistemin 'böl, yönet ve tahrik et' stratejisi farklı biçimler altında sürdürülmektedir.

Tam da bu nedenle zorluklara rağmen geliştirdiğimiz Barış ve Demokratik Toplum perspektifi yalnızca bir tercih değil, tarihsel bir zorunluluk olarak karşımızda durmaktadır. Eğer doğru ve anlaşılır değerlendirilirse bu perspektif yeni çatışmaların önüne geçebilecek, halkların birlikte, eşit ve özgür yaşamını mümkün kılabilecek bir panzehirdir. Önümüzdeki dönemde temel sorumluluğumuz, kısa sürede ortaya çıkabilecek yeni bir çatışmayı engellemek ve telafisi mümkün olmayan sonuçların önüne geçmektir.

"SORUN DEMOKRATİK ZEMİN ÜZERİNDEN ELE ALINMALIDIR"

Orta Doğu'da derinleşen krizler ve politik çatışmalar, binlerce yıldır süregelen despotik, iktidar odaklı devletçi uygarlık anlayışının tıkanmasının ve sürdürülemezliğinin kaçınılmaz sonucudur. Bu krizlerin merkezinde yer alan Kürt meselesinin çözümü ise, ancak toplumsal barış ve demokratik uzlaşı ile mümkündür. Sorunun çatışma, savaş, askeri ve güvenlikçi yöntemlerle değil; halkların iradesini esas alan demokratik bir zemin üzerinden ele alınması hayati önemdedir. Unutmamak gerekir ki kadın özgürleşmeden toplumun özgürleşmesi mümkün değildir. Erkek egemen zihniyet çözülmeden savaş kültürü sona ermez, barış kalıcı hale gelemez. Bu nedenle kadın özgürlüğünü, demokratik toplumun kurucu ve vazgeçilmez ilkesi olarak ele alıyorum.

"10 MART MUTABAKATININ UYGULANMASI SÜRECİ HIZLANDIRACAKTIR"

Suriye'de ortaya çıkan kaotik tablo da demokratikleşme ihtiyacının açık bir yansımasıdır. Yıllarca süren tekçi, baskıcı ve kimlikleri inkâr eden yönetim anlayışı; Kürtlerin, Arapların, Alevilerin ve tüm halkların özgürlük ve eşitlik talebini daha da güçlendirmiştir. SDG ile Şam yönetimi arasında 10 Mart'ta imzalanan mutabakat çerçevesinde dile getirilen temel talep, halkların kendi kendini bir arada yönetebileceği demokratik bir siyasal modeldir. Bu yaklaşım, merkezi yapıyla müzakere edilebilir demokratik bir entegrasyon zeminini de içinde barındırmaktadır. 10 Mart Mutabakatı'nın uygulanması, süreci rahatlatacak ve hızlandıracaktır. Türkiye'nin bu süreçte kolaylaştırıcı, yapıcı ve diyaloga açık bir rol üstlenmesi hayati önemdedir. Bu hem bölgesel barış açısından hem de kendi iç barışını güçlendirmesi bakımından da kritik bir öneme sahiptir.

YENİ YIL MESAJI

Orta Doğu'nun modern tarihi, büyük ölçüde 'negatif devrimler' tarihidir. Savaş, zorbalık, inkâr ve yıkım… Buna karşılık önerdiğimiz ise 'pozitif devrimdir'.Yani toplumun demokratik, barışçıl ve ahlaki-politik yöntemlerle yeniden inşa edilmesidir. Israrla savunduğumuz barış bir sonuç değil, yeni bir başlangıç olmak durumundadır. Ve barış içerisinde yürütülecek hak, hukuk ve demokratikleşme mücadelesi nefret, karşıtlık ve öfkeyi ortadan kaldıracak ve herkes için yeni bir yaşamın kapısını aralayacaktır. Bu bilinçle, yeni yılı savaşların, yıkımın ve ayrışmanın değil; demokratik uzlaşının, barışın ve halkların ortak geleceğini birlikte inşa etme iradesinin yılı haline getirmeyi diliyorum.

Yeni yılın Türkiye, Orta Doğu ve Dünya'da barışa, özgürlüğe ve demokratik bir geleceğe kapı aralamasını temenni ediyor; başta mücadele eden halklar olmak üzere, tüm dostların yeni yılını kutluyorum. Yeni yılın tüm halklarımıza barış ve onurlu bir yaşam getirmesini diliyor, sevgi ve selamlarımı iletiyorum. Bu dönem, kadın özgürlüğüyle güçlenen, halkların barış içinde demokratik değerlerle bütünleştiği bir dönem olacak."

Paylaş

Son Haberler

  • Manşet
  • Diğerleri

Anlaşma tamamlandı! Galatasaray’da ilk ayrılık

Galatasaray'da forma şansı bulamayan Berkan Kutlu'nun yeni takımı belli oldu. 27 yaşındaki futbolcu, Çağdaş Atan'ın…

9 dakika önce
  • Manşet
  • Diğerleri

Tırdan yük indiren işçiye yıldırım çarptı! Dehşet anları kamerada

Hatay'ın Arsuz ilçesinde tır dorsesinden yük indiren Suriye uyruklu bir işçiye yıldırım çarptı. Olay anı…

9 dakika önce
  • Manşet
  • Diğerleri

3-5 liralık kör eden eğlence! Şivlilik etkinliği feci bitti

Konya'da geleneksel 'şivlilik' etkinliği sırasında patlayan bir torpil, 16 yaşındaki Mustafa Damkacı'nın sol gözüne isabet…

19 dakika önce
  • Manşet
  • Diğerleri

Mourinho Benfica’nın da başına bela oldu

Benfica, teknik direktör Jose Mourinho ile ligde beklenen çıkışı yapamadı. Portekiz ekibi, Mourinho ile çıktığı…

19 dakika önce
  • Manşet

Mehmet Akif Ersoy’dan etkin pişmanlık talebi! İfade vermek için adliyeye getirildi

İstanbul'daki uyuşturucu soruşturmasında tutuklu olan Mehmet Akif Ersoy, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istedi. Bu amaçla…

23 dakika önce
  • Manşet

Valilik tarih verdi! İstanbul’un 19 ilçesine kar yağacak

İstanbul Valiliği, Meteoroloji verilerine göre kar yağışı uyarısı yaptı. Yağışların bu akşam başlayıp gece saatlerinde…

24 dakika önce

This website uses cookies.