Japon otomotiv devi Nissan, küresel çapta 10 bin kişiyi daha işten çıkaracağını duyurdu. Bu karar, şirketin toplam iş gücünün yaklaşık yüzde 15’ini etkileyecek ve daha önce Kasım ayında açıklanan 9 bin kişilik işten çıkarma planına ek olarak uygulanacak.
Otomobil devi Nissan, kapsamlı bir yeniden yapılanma sürecine girdi. Bu sürecin bir parçası olarak, şirketin dünya genelinde 10 bin çalışanıyla yollarını ayıracak olduğu bildirildi. Bu durum, otomotiv sektöründe yaşanan durgunluğun ve Nissan’ın son dönemde karşılaştığı finansal zorlukların bir sonucu olarak görülüyor.
Nissan’ın bu adımı, şirketin maliyetleri düşürme ve yeniden yapılanma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Şirket, geçtiğimiz dönemde Honda ile birleşme görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından, operasyonel verimliliği artırmak ve finansal sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla bu tür önlemleri gündemine almıştı.
YÜZDE 15’LİK İSTİHDAM DÜŞÜŞÜ OLACAK
Yeni işten çıkarma dalgası, Nissan’ın küresel iş gücünü yaklaşık yüzde 15 oranında azaltma hedefinin bir parçası. Nikkei gazetesinde yer alan bilgilere göre ise şirket, bu süreçte özellikle düşük performans gösteren pazarlardaki operasyonlarını gözden geçirerek, kaynaklarını daha verimli alanlara yönlendirmeyi planlıyor.
Nissan’ın bu kararı, küresel otomotiv sektöründe yaşanan zorluklar ve değişen pazar dinamikleri karşısında şirketlerin maliyetlerini optimize etme çabalarının bir yansıması olarak görülüyor. Özellikle elektrikli araçlara geçiş süreci ve artan rekabet, otomotiv üreticilerini daha esnek ve verimli operasyonel yapılar kurmaya zorluyor.
Bu gelişmeler, Nissan’ın gelecekteki stratejik planlamalarında daha temkinli ve sürdürülebilir adımlar atma gerekliliğini ortaya koyuyor. Şirketin, bu yeniden yapılanma sürecinde çalışanlarına ve paydaşlarına yönelik şeffaf ve adil bir yaklaşım sergilemesi, marka itibarı açısından da büyük önem taşıyor.
Petrol fiyatlarındaki dalgalanma ve döviz kurundaki artış, akaryakıt fiyatlarına yansıyor. Sektör kaynakları, benzin ve motorin fiyatlarına önümüzdeki günlerde yeni zamların yapılacağını belirtti. 14 Mayıs 2025’te benzine 1,5 TL, 15 Mayıs 2025’te motorine ise 1,3 TL zam yapılması bekleniyor. Bu zamlar sonrasında İstanbul, Ankara ve İzmir’deki litre fiyatları yükselecek.
Petrol fiyatlarındaki dalgalanma ve döviz kurundaki artış, akaryakıt fiyatlarına yansımaya devam ediyor. Sektör kaynaklarından edinilen bilgilere göre, benzin ve motorin fiyatlarına önümüzdeki günlerde yeni zamlar yapılacak.
BENZİN VE MOTORİN ZAMLANIYOR
14 Mayıs 2025 Çarşamba gününden itibaren benzine 1,5 TL zam gelmesi beklenirken, 15 Mayıs 2025 Perşembe gününden itibaren ise motorin grubuna 1,3 TL zam yapılması öngörülüyor.
Artışın ardından İstanbul, Ankara ve İzmir’deki litre fiyatları şu seviyelere çıkacak:
BENZİN
İstanbul: 46,77 TL
Ankara: 47,40 TL
İzmir: 47,74 TL
MOTORİN
İstanbul: 45,50 TL
Ankara: 46,32 TL
İzmir: 46,65 TL
GÜNCEL FİYATLAR
13 Mayıs tarihinde ise güncel benzin, motorin ve LPG fiyatları şöyle:
DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu, terör örgütü PKK’nın fesih ve silah bırakma kararının ardından süreci ele almak ve yeni yol haritasını belirlemek üzere toplantı gerçekleştirdi. DEM Partililer süreçte görev alanların ve İmralı’ya gidenlerin yasal güvence altına alınması gerektiğini vurgularken toplantıdan çıkan sonuçlara göre siyasi partilere yeniden ziyaretlerin yapılması planlanıyor.
Terör örgütü PKK’nın kendini feshettiği ve silah bıraktığını açıklamasının ardından toplanan DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu’nda mevcut sürece ilişkin yasal düzenlemeler ile 2013’te başlayan sürecin ardından yaşananlar dikkate alınarak süreçte görev alanların ve İmralı’ya gidenlerin yasal güvence altına alınması gerektiği ele alındı. Toplantıda yeniden siyasi partilere ziyaretlerde bulunularak önerilerinin alınması ve yasal düzenlemelere destek aranması gerektiği üzerinde duruldu.
Terör örgütü PKK, 5-7 Mayıs’ta düzenlediği 12’nci kongresinin sonuç bildirgesiyle örgüt kendisini feshettiğini ve silah bıraktığını ilan etti. Bu kararın kamuoyuna duyurulmasının ardından Genel Merkez binasında toplanan DEM Parti MYK’sı süreci ele almak ve yeni yol haritasını belirlemek üzere toplandı.
DEM Parti, TBMM Başkanı’nın inisiyatifinde özel bir yasal düzenlemeyle süreci koruyan ve tüm siyasi partilerin katılımını sağlayan bir çerçevenin yasalaştırılması, sürecin hukuki zemine ve statüye kavuşmasını öneriyor.
“İKTİDAR MEVZUATA UYGUN DAVRANSIN”
DEM Parti kaynakları, yasal zeminin sağlanmasından önce iktidarın mevzuata uygun davranarak, AİHM ile AYM kararlarına uymak, Cezaevi Gözlem ve İdare Kurullarınca keyfi biçimde tutulan hükümlüleri serbest bırakmak, Gezi hükümlüsü Can Atalay’ı serbest bırakarak milletvekili unvanına kavuşturmak, belediyelere yönelik kayyum uygulamasına son vermek, CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nu serbest bırakmak gibi adımlar atabileceğine işaret ediyor. Kaynaklar, bunları bir şart olarak öne sürmediklerinin altını çiziyor.
“İMRALI’YI ZİYARET EDENLERE YASAL GÜVENCE”
2013’te başlayan ancak başarıya ulaşmayan sürecin ardından yaşananlara işaret eden DEM Parti kaynakları, süreçte görev alanların ve İmralı’da terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ı ziyaret edenlere yönelik yasal güvence getirilmesi gerektiğine dikkati çekiyor. DEM Parti, bunun için yargı paketlerinin bu süreçte hızla gelebileceğini, bu paketlerin birden fazla olabileceğine işaret ederken, ilk etapta hasta tutuklu ve hükümlülerle ilgili bir düzenlemenin, infaz düzenlemesinin, Gözlem İdare Kurulları’ndaki uygulamalara son verecek bir düzenlemenin ve terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyenlerin cezalandırılmasını öngören Anayasa Mahkemesi tarafından da iki kez iptal edilen Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddesinin değiştirilmesini talep ediyor. Parti kaynakları, TBMM’ye gelmesi beklenen ilk yargı paketinin Kurban Bayramı’ndan sonraya kalacağını düşünüyor.
SİYASİ PARTİLERE ZİYARETLER YAPILACAK
Öte yandan İmralı ziyaretlerinin ardından yapıldığı gibi siyasi partilere yeniden ziyaretlerin yapılması planlanıyor. Bu ziyaretlerde yalnızca sürece dair bir bilgilendirme yapılmayacağı, “Bundan sonra ne yapılabilir” sorusuna yanıt aranacağı da belirtiliyor. Önümüzdeki dönemde DEM Parti sadece siyasi partilerle görüşmelere değil, Meclis içi ve dışı çalışmalara da yoğunluk verecek. Ayrıca yasal düzenlemelere destek turu da yapılması planlanıyor.
“AF BEKLENTİSİ YARATILDI”
İktidarın 2022 yılından beri af beklentisi yarattığını bu yüzden cezaevlerinde beklentilerin oluştuğunu belirten DEM Parti kaynakları,hem muhalefetin hem iktidarın ortaklaşarak hızlı bir yargı paketiyle cezaevinde bulunanların beklentilerini bir an önce karşılaması gerektiğini savunuyor.
Ünlü oyuncu Bülent Şakrak, sosyal medya hesabından yaptığı romantik paylaşımla yeni ilişkisini duyurdu. 2023’te Ceyda Düvenci’den boşanan Şakrak, bu kez kendisinden 16 yaş küçük Duygu Arabacıoğlu ile birlikteliğini ilan etti. Paylaşımında kullandığı şiirsel ifade ise dikkat çekti.
Oyuncu Bülent Şakrak, sosyal medya hesabından yaptığı son paylaşımla yeniden gündeme oturdu. 2023 yılında meslektaşı Ceyda Düvenci ile yollarını ayıran Şakrak, özel yaşamındaki gelişmelerle adından söz ettirmeye devam ediyor. Şakrak, bu kez yeni bir ilişkiye yelken açtığını duyurdu. Şakrak, Instagram hesabı üzerinden stil danışmanı ve oyuncu Duygu Arabacıoğlu ile birlikte çekilen bir fotoğrafı paylaştı. İkilinin samimi karesi kısa sürede sosyal medyada yayıldı. Şakrak, paylaşımının altına “Ahh ediyor bir gül için, şu bülbül bana benziyor.!” notunu düşerek ilişkiyi duyurmuş oldu.
YAŞ FARKI DETAYI YENİDEN TARTIŞMA YARATTI
Bülent Şakrak daha önce kendisinden 22 yaş küçük olan genç oyuncu Burcu Kirman ile yaşadığı ilişkiyle magazin gündemine gelmişti. Bu kez de, 16 yaş küçük olan Arabacıoğlu ile ilişkisi kamuoyunda dikkat çekti. Çiftin ne zamandır birlikte olduğu bilinmese de, yakın çevreleri bu birlikteliğin yeni olmadığını, ancak duyurulmasının planlı bir tercih olduğunu belirtiyor.
PKK’nın kendini feshetmesi ve silah bırakma kararı aldığı süreçte gözler ikinci aşamada. Türkiye, silahların teslimi için Süleymaniye ve Erbil’de iki ayrı komisyon kuracak ve MİT tarafından takip edilecek. Örgütün üst yönetimi 3. ülkelerde kalabilecek, ama toplu olarak bir ülkede kalmalarına izin verilmeyecek. Örgütün Suriye kolu olan YPG’nin silah bırakma süreci ise Şam yönetimi ile yürütülecek.
PKK’nın kendisini feshettiğini açıkladığı tarihi kararının ardından gözler sonraki sürece çevrildi. PKK’lı teröristler silahlarını nasıl ve nereye bırakacak, silah bırakan teröristler ne yapacak, örgütün üst yönetimi nereye gidecek. Terörsüz Türkiye sürecinde artık ikinci aşamaya geçilirken bu dönemin en önemli ayağını oluşturan ve üç aylık bir süreyi alması beklenen silahların teslimi ile ilgili takvim işlemeye başlayacak.
İKİ AYRI KENTTE KOMİSYON KURULACAK
Haziran ayında Türkiye içinde, Irak’ta ve Suriye’de bunun için bir mekanizma oluşturulacak. Silahların teslimi için Süleymaniye ve Erbil’de iki ayrı komisyon kurulacak. Bu komisyonlarda Irak Merkezî Hükûmeti, Kuzey Irak Yönetimi ve MİT’ten görevliler ortak görev yapacak. Silah bırakma süreci MİT tarafından 7/24 takip edilecek. Özellikle, fesih ve silah bırakma sürecinin ‘göstermelik’ olup olmadığı farklı kanallardan gözlemlenecek, raporlanacak.
TEPE KADRO IRAK VE SURİYE’DE KALAMAYACAK
Türkiye Gazetesi’nde yer alan habere göre; sayıları 250 civarında olan örgütün yönetici kadrosunun ise Irak veya Suriye’de kalmasına izin verilmeyecek. Bu durumdakiler üçüncü ülkelere gidebilecek, ancak toplu olarak bir ülkede kalmaları mümkün olmayacak. Silahların toplanması, imhası ve örgüt mensuplarının ne olacağına yönelik süreçler yürütülürken, başka bir ülkenin garantörlüğü gibi formül de gündemde olmayacak. Türkiye, bu süreci Irak ve Suriye ile yürütecek.
YPG DE SİLAH BIRAKACAK
Örgütün Suriye kolu olan YPG konusundaki süreç ise Şam yönetimi ile götürülecek. Türkiye ve Şam yönetimi başından beri, Suriyeli olmayan YPG’lilerin sınır dışına çıkarılması, diğerlerinin Şam yönetimine entegre edilmesi ve legal bir şekilde partileşmesini savunuyor. Bunun dışında hiçbir şekilde Suriye’nin kuzeyinde özerk bir yapıya veya ayrı silahlı bir yapıya kesinlikle izin verilmeyecek.
TÜRKİYE BÖLGEDE KALMAYA DEVAM EDECEK
Ayrıca hem Irak’ta hem de Suriye tarafında, yeni sürece itiraz edenlerin örgütten ayrılarak farklı bir yeni silahlı yapılanmaya gitme ihtimaline karşı, Türkiye uzun bir süre bölgede kalmaya devam edecek. AK Parti kaynakları, süreçle ilgili gözlem sürecinin uzun zaman alacağını ifade ederken “Bu aşamadan sonra artık önemli olan bu kararların sahada nasıl uygulanacağıdır. PKK’nın silah bıraktıktan sonraki sürecin ilerlemesi zaman alacaktır. Bir anda sonuç alınması beklenmemeli” dedi.
YENİ ADIMLAR ATILACAK
Öte yandan, MİT’in sahadaki gözlemlerine göre Türkiye’de de demokratikleşme konusunda aşamalı olarak bazı yeni adımların atılması gündeme gelecek. Ancak, bu adımlar atılırken Türkiye’nin kırmızı çizgilerinden taviz verilmeyecek.
Öte yandan terör örgütü PKK’nın teslim edeceği silahlara ilişkin olarak TGRT Haber Ankara Temsilcisi Fatih Atik, “PKK’nın teslim ettiği silahların hepsini Türkiye alacak. Silahlar üzerinde inceleme yapılacak. Türkiye’de kullanılıp kullanılmadığı araştırılacak. Silah bırakma yaz ayları boyunca sürecektir.” ifadelerini kullandı.
News
